Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "Sermayelerin güçlendirilmesi stratejisi kapsamında ilk adım, kamu bankalarının sermayelerini güçlendirmek için olacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı ihraç edeceği yaklaşık 28 milyar TL'lik Devlet İç Borçlanma Senetlerini (DİBS) kamu bankalarına verecektir. Böylelikle kamu bankalarının sermaye yeterlilik ve likidite karşılama oranları artırılarak bilançoları çok daha dirençli hale getirilecektir” dedi.
"Bu paketin hazırlanmasında Ağustos ayından bugüne kadar geniş yelpezade iş dünyasının katkı ve raporlarını da alarak bu çerçeveyi hazırlamaya çalıştık" diyen Albayrak, "Bu paketle bugün ekonomimizin karşılaştığı en temel sorunlara yeterli çözüm sağlayacağını düşündüğümüz düzenleme ve adımların ilk aşamasını ele aldık. YEP'te ortaya koyduğumuz hedeflere ulaşmak için sadece 2019 yılında hayata geçirmeyi taahhüt ettiğimiz düzenleme ve adımları paylaşacağız" dedi.
Bakan Albayrak, bu değişim ve reform sürecinin önümüzdeki 4.5 yıllık süreç boyunca kararlılıkla devam edeceğini söyledi.
Bakan Albayrak'ın açıklamalarına göre reform adımlarının başında finansal sektör geliyor. Bankacılık sektörünün güçlü yapısını sürdürmesinin bu reform paketinde çok önem taşıdığını kaydederek "Geldiğimiz noktada bankacılık sektörünün kredi hacmi, tahsili geçmiş alacaklar hariç 2 trilyon 513 milyar TL'dir. Geri ödemelerinde sorun beklenmeyen birinci gruptaki kredilerin toplam krediler içindeki oranı yüzde 89 seviyesindedir. İkinci gruptaki yakın izlemedeki kredilerin payı ise 276 milyar TL yani toplam oran içindeki payı yüzde 11 seviyesindedir. Bu rakamında 107 milyar TL'lik kısmı bugüne kadar yapılandırıldı. Tahsili gecikmiş ya da takip hesabında izlenen alacakların miktarı Mart sonu itibariyle 106 milyar TL'dir. Bu tahsili gecikmiş alacakların toplam kredilere oranı yüzde 4,2'dir. 106 milyar TL tutarındaki tahsili gecikmiş alacaklar için 72 milyar TL seviyesinde tüm bankacılık sisteminde özel karşılık ayrılmıştır. Tahsili gecikmiş alacakların bankacılık sektörü için bir risk oluşturmayacağını öngörüyoruz" diye konuştu.
Sektörün daha dirençli hale getirilmesi ve sermaye yeterlilik oranının güçlendirilmesinin önemsediklerini söyleyen Bakan Albayrak, bu kapsamda atılacak önemli adımları şöyle açıkladı:
"Sermayelerin güçlendirilmesi stratejisi kapsamında ilk adım, kamu bankalarının sermayelerini güçlendirmek için olacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı ihraç edeceği yaklaşık 28 milyar TL'lik Devlet İç Borçlanma Senetlerini (DİBS) kamu bankalarına verecektir. Böylelikle, kamu bankalarının sermaye yeterlilik ve likidite karşılama oranları artırılarak bilançoları çok daha dirençli hale getirilecektir" dedi.
Ulusal Veri Merkezi kurulacak
Bakan Albayrak, özel bankalar tarafında ise TBB koordinasyonunda BDDK ile sermayelerini güçlendirmek için 2018 yılı karlarının dağıtılmaması ve buna benzer adımlar içeren stratejinin devamlılığını da sağlayacağız. Mali sistemin gözetim ve denetiminin güçlendirilmesi, veriye dayalı iktisadi politikalar geliştirilmesi amacıyla Ulusal Veri Merkezi'ni de kuracağız. Bu merkez ile risk ve potansiyelleri çok erken ve etkili analiz edilmesi sağlanacak" şeklinde konuştu.
Bakan Albayrak, bankaların aktif kalitesinin artırılması yönünde; borç yeniden yapılandırılmaları ve icra-iflas işlemlerini daha hızlı ve etkin hale getirmek için yeni bir yasal ve kurumsal çerçeve oluşturulacağını kaydederek, "Bu yeni yasal çerçeve ile yeniden yapılandırma ve alacak tahsil süreçlerini hızlandıracak özellikle borç ödeme kabiliyetini yitirmiş şirketlerin hızlı şekilde tasfiyesini sağlayacak bir çerçeve oluşturulacak" dedi.
Enerji Girişim Sermaye Fonu ve Gayrimenkul Fonu kurulması
Bir diğer adımın sorunlu krediler noktasında atılacağını anlatan Bakan Albayrak, TBB öncülüğünde kamunun olmadığı bir yapıda bazı sorunlu kredilerin bankaların ve ulusal-uluslararası yatırımcıların iştiraki olan bilanço dışı fonlara devredileceğini kaydederek, bunun için Enerji Girişim Sermaye Fonu ve Gayrimenkul Fonu'nun kurulmasını gündeme alındığını söyledi.
Bakan Albayrak'ın açıklamalarına göre tasarruf ve sigortacılık alanında yeni adımlar şu şekilde olacak:
“BES yeniden yapılandırılacak,
Tüm paydaşların katılımı ile Kıdem Tazminatı Reformu gerçekleştirilecek ve bu fon BES'in entegrasyonu sağlanacak.
2020 yılından itibaren her yık OKS artı Gönüllü BES'te en az 100 milyar TL fon biriktirilmesi ve 5 yıl içinde milli gelirin yüzde 10'unu aşan toplam fon büyüklüğüne ulaşılması planlanıyor.
Bakan Albayrak, "Vatandaşlarımızın kazançlarına göre, azdan az çoktan çok, belirleneceği zorunlu bir bireysel emeklilik sistemini yani tamamlayıcı emeklilik sistemini yeniden ele alacağız. Bu sistemle birlikte Kıdem Tazminatı Reformunu da hayata geçireceğiz. Tüm paydaşlarımızın katılımı ile tıpkı çalışanlardan olduğu gibi iş verenden de yapılacak kesintiler BES ile entegre Kıdem Tazminatı Fonu'nda toplanacak." diye konuştu.
Albayrak, "Bu yeni yapıyla birlikte 5 yılda, burada sistemde biriken fonların milli gelirin yüzde 10'unun üstüne çıkacağını öngörüyoruz. Oluşturacağımız sistem tüm ana paydaşlara, yani çalışanlara, işverenlere ve devletimize katma değeri en yüksek olacak şekilde oluşturulacaktır. Finansal sektördeki bir diğer değişim alanımız sigortacılık sektörü olacak.
“Milli Reasurans şirketi ile birlikte sigorta şirketlerimizi destekleyeceğiz”
“Sigortacılık, BES ve Kıdem Tazminatı sonrasında hepimiz için çok önemli bir yeni finansman kaynağı olacak” diyen Albayrak, “Sigortacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu kurarak sektörü izlenmesi ve denetlenmesini daha yakından takip edeceğiz. Sektörün çok daha hızlı bir şekilde güçlenmesine destek olacağız. Ayrıca Milli Reasurans şirketi ile birlikte sigorta şirketlerimizi destekleyecek, sigortalanmayan sektörlerin sigortalanmasına imkan sağlayacağız" ifadelerini kullandı.
100 milyon TL ve üzeri riski olan şirketlere mali denetim raporu sunma zorunluluğu
Finansal sektörün daha sağlıklı işleyişini sağlamak için reel sektör alanında da bazı adımlar atılacağını açıklayan Bakan Albayrak, “BDDK 2019 başında 500 milyon ve üzeri riski bulunan gruplar için bir düzenleme hayata geçirmişti. Bunu bir adım ileriye taşıyoruz. Bankacılık sektöründe toplam 100 milyon TL ve üzeri riski olan şirketlerin, mali yılın kapanmasının ardından 120 gün içerisinde bankalarına bağımsız denetimden geçmiş finansal tablolarını ve borç ödeme kapasitesi, likidite riski, kur riski, ve karlılık gibi unsurları da içeren bir mali denetim raporu sunmak zorunda olacak. Aksi halde sektörden ek kredi alamayacak” diye konuştu.
Ayrıca, BDDK koordinasyonunda, mali şeffaflığın artırılması, kurumsal yönetim standartlarının yükseltilmesi, finansal yönetim kalitesinin artırılması için gerekli tedbirleri de hayata geçireceklerini vurgulayarak, "Daha önce duyurmuş olduğumuz ulusal kredi derecelendirme kuruluşu işlemlerini bu yıl içinde tamamlayacağız. Bu şekilde reel sektörün kredi taleplerinde çok daha gerçekçi ve sağlıklı değerlendirme imkanı sağlanmış olacak” açıklamasında bulundu.