Gürcücede isminin anlamı "kraliçe" olan 48 yaşındaki Nino, hayvanlara adete annelik yapıyor. Baktığı hayvanlar yüzünden komşuları ile kavgalı olduğunu için şehir merkezinden ayrılıp ormanlık alanda yaşamayı tercih eden Kılıçkıran, tüm insanları sokak hayvanlarına karşı daha duyarlı olmaya çağırdı.
İncesu mevkisinde ormanlık alanda kiraladığı mütevazi evinin bahçesini adeta barınağa çeviren Kılıçkıran, tek başına yaşadığı yerde bütün gününü onlarla geçiriyor. Kaldığı evinde su olmadığı için üç tekerlekli elektrikli bisikleti ile su taşımak zorunda kalan ve baktığı hayvanlarına "Çocuklarım" diyen Nino Kılıçkıran, bahçesinde beslediği tavukların yumurtasını satarak geçimi sağlıyor.
"Çocukların" dediği hayvanlar yüzünden çok büyük zorluklar çektiğini dile getiren Nino Kılıçkıran, "Ormanda Allah rızası için, canlar için yaşıyorum. Hayvan sevgisi çocukluğumdan beri var. Ama hayvan sevgisi değil hayvanlara sahip çıkmak insan görevimiz budur. Ben insanlık görevi için bunu yapıyorum. 70’ten fazla kedim var, 18 tane köpeğim var. Bakmak zor olmuyor. Ama maddi durumum olmadığı için tabii ki yiyecek bulmak çok zor oluyor. Sadece yiyecekle de bitmiyor. Her seferinde yeni gelen canlar olduğu için onları kısırlaştırmak, onların aşıları için desteğe ihtiyacım oluyor. Benim buna gücüm asla yok. Belediyeden hiç bir zaman tedavi ya da kısırlaştırmak konusunda destek almadım. Kendi imkanlarımla yapıyorum, çevremdeki arkadaşlar yardımcı oluyor. En büyük sorunun burada su olmaması ve kendi yerim olmaması" dedi.
Vatandaşlara çağrıda bulunan Nino Kılıçkıran, "Çöpe attıkları ekmekleri çöpe atmasınlar, bir köşeye, bir kenara koysunlar. Sadece kedi-köpek değil ki karıncası var, kuşu var, bir sürü yaşayın canlı var. İnsanlar ölmeyecek gibi yaşamasınlar. Bugün varız, belki 5 dakika sonra olmayabiliriz. İnsanlar üzerilerine düşen görevlerini yapsınlar. Ben hem kısırlaştırma hem aşı hem de mama ve su için destek istiyorum. Ben ne derneğim ne devletim. Sadece gönüllü bir anneyim” şeklinde konuştu.