KTAE ve OMÜ Ziraat Fakültesi iş birliği ile bu materyal üzerinde uzun yıllar çok yönlü arazi ve laboratuvar çalışmaları yapıldı. Bu çalışmalar sonucunda bazı genotipler öne çıktı. Bunlardan üstün özelliklere sahip görülen bir tanesi 2019 yılında KTAE adına ‘Macit 55’ adıyla tescil ettirildi. Bu çeşidin enstitü araştırmacıları Dr. İdris Macit, Dr. Erol Aydın ve Ercan Er tarafından tescil ettirildiği belirtildi.
‘Macit 55’ kestane çeşidinin bölgedeki yerli kestanelere ve ülkede bulunan bazı yabancı kaynaklı çeşitlere göre 10 ile 25 gün daha erken hasada geldiği tespit edildi. Bu özelliğin çeşide, pazarda daha yüksek fiyattan değerlendirilebilme imkanı sağlayacağı anlaşıldı. Aynı zamanda meyvelerinin iri ve parlak kestane rengine sahip olması da tüketici tarafından beğenilecek bir husus olduğu değerlendirildi. Çeşit ağaçlarının erken meyveye yatması ve yüksek verimli olması ile öne çıktı. ‘Macit 55’in aynı zamanda diğer bazı meyve özellikleri ve yeme kalitesi iyi olan bir çeşit olduğu açıklandı.
Tanıtımı yapıldı
KTAE'de tanıtım etkinliği gerçekleştirildi. Etkinlikte, 'Macit 55' kestane türünün özellikleri tanıtıldı. Tanıtım toplantısında OMÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özcan ve Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ümit Serdar ve Samsun Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanı Dr. Ali Korkmaz konuşma gerçekleştirdi. Konuşmaların ardından kestane ağaçlarının bulunduğu alana geçildi. Burada kestane hakkında bilgi veren Dr. İdris Macit, "Bu çeşit 2006 yılından itibaren üzerinde çalışılan bir çeşittir. Hem arazi çalışmaları hem de laboratuvar çalışmalarıyla beraber bu aşamaya geldik. Macit 55 çeşidinin en önemli özelliklerinden bir tanesi çeşidin erken hasada gelmesidir. Bizim yerli kestanelerden ve bazı kestanelerden aşağı yukarı 10 ile 25 gün daha erken hasada geliyor. Bu çeşidin pazarlanması ve pazar değeri açısından alternatiflerini azaltıyor. Meyve iriliği bakımından bizim yerli kestane çeşitlerine göre aşağı yukarı 2 kat daha iri meyvelere sahip. Meyvelerin albenisi doğal görünümü esas kestane rengini taşıması ve parlaklığı açısında tüketici tarafından beğenilen bir çeşittir. Ayrıca çeşidin erken meyve yatması diğer kestaneler genetiklerine göre erken meyve verme açısından da üstün nitelikli bir çeşittir. 4. yılda hatırı sayılır bir meyve almaya başladık. Sonraki yıllarda meyve verimi artarak devam etti. Bundan sonraki süreç artık yoğun bir şekilde fidan üretimine yöneliktir. Bu çeşidin piyasada tutma potansiyeli oldukça yüksek. Bu sebeple bizde fidan üretimi için gerek anaç çoğaltımı noktasında gerekse bir tarafta laboratuvar çalışmalarıyla beraber fidanın bol miktarda üretilmesi açısından çalışmalarımız devam ediyor. Muhtemelen laboratuvar çalışması bu yılın sonuna kadar sonuçlanacak gibi görünüyor" dedi.
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Kibar Ak ise "Bölgemiz için uygun bir çeşittir. Üreticilerin faydalanabileceği, bahçe kurulduğu zaman birim alandan yüksek verim alınabilecek bir çeşittir. Özellikle toprak şartlarında uyumundan dolayı son derece güzel bir çeşit. İnşallah bu çeşidin fidan üretiminin yaygınlaşmasıyla üreticilere de ulaştırıldıktan sonra bununla ilgili de bahçeleri de göreceğiz. Hem fidancılarımız hem de fidancılardan üretim yapacak vatandaşlarımız bu şekilde devam edecek. Kestane şu an doğal alanlarında üretim yapılan bir üründür. Üreticiye daha uygun şartlarda standart özellikleri belli olan ürünler çeşitler ulaştırılmış olacak" diye konuştu.
Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nde Dr. İdris Macit liderliğindeki “Karadeniz Bölgesi Meyve Genetik Kaynakları Araştırmaları Projesi” kapsamında 8 meyve türünde genetik muhafaza ve değerlendirme çalışmaları yürütülüyor. 2002 yılından beri yürütülen bu proje ile bugün itibarıyla arazi gen bankasında 691 bitki materyali muhafaza edilmeye devam ediyor.