Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde (OMÜ) 2006 yılında kurulan Karadeniz'in ilk gözlemevi ve 2009 yılında kurulan Türkiye'nin ilk ve yerli yapım planetaryumu her yıl binlerce uzay meraklısını ağırlıyor. Anaokulundan yetişkin bireye kadar herkes gözlemevine gelerek burada bulunan gelişmiş teleskop sistemi ile gökyüzünü izleyebiliyor. Planetaryumda bulunan 360 derece projeksiyon cihazı ile uzayı her yönüyle anlatan belgesellerin gösterimi yapılıyor. Kubbe biçimde bulunan duvara yansıtılan uzay görüntüsü ile insanlar adeta uzayda keşif yaptırıyor.
İLK KUBBEYİ OMÜLÜ ÖĞRENCİLER YAPTI
OMÜ Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Kalkan, üniversiteye teleskop aldırdıklarını belirterek, "Aldığımız teleskop Türkiye'nin en büyük teleskoplarından bir tanesiydi. Teleskopu aldıktan sonra nereye koyabiliriz diye araştırma yaptık. Gözlemevi araştırması yaptık. Fakat gözlemevinin olmazsa olmazı kubbelerin çok pahalı olduğunu öğrendik. Samsunlu öğrenciler bizim bu teleskopu aldığımızı duyunca Türkiye’nin ilk kubbesini ucuz bir fiyata yaptılar. Müthiş bir sinerji oluşturdular. Türkiye'nin farklı yerlerinden çağırdığımız astronomi bölümünden profesörler de hayretler içerisinde kaldı. Bu olayın ardından o öğrencilerimiz Türkiye'nin kubbelerinin yapmaya başladılar. Astronomi alanına baktığımızda olağanüstü bir ilgi var. Türkiye'nin her yerinden insanlar bu alana ilgi gösteriyor. Daha sonra araştırdık ve planetaryum diye bir kavram olduğunu duyduk. Samsun'a ilk defa Türk yapımı bir planetaryum kurduk. Bu şekilde Türkiye'nin ilk astronomi merkezini kurduk. Hizmet vermeye devam ediyor. Özellikle Samsun ve çevre illerden öğrencilerimiz buraya geliyorlar. Astronomi, bilim, doğa konularında temel bilgiler alıyorlar. Bu da bizi çok mutlu ediyor, sevindiriyor” dedi.
AVRUPA'YA AÇILMAK İSTİYORUZ
Kubbe üretiminde Avrupa’ya açılmak istediklerini ifade Kalkan, “Kubbe üretimi ilk olarak Samsun'da başladı. Bu amatörlük şu anda profesyonelliğe dönüştü. Türkiye’de birçok üniversitenin, birçok kurumun gözlemevlerinin kubbeleri Samsun'da üretiliyor. Gözlemevi dediğimiz şeyler evreni, astronomiyi, gökyüzünü inceleme alanıdır. Yıldızlarla, galaksilerle, karadeliklerle ilgili bilgileri toplama yeridir. Teleskoplar ise ışık toplama araçları olduğu için gözlemevlerine ihtiyaçları var. Bu gözlemevlerinin en önemli ortamlarından bir tanesi kubbelerdir. Planetaryum ise 1900 yıllardan sonra teknolojinin gelişmesiyle birlikte ışık kirliliği oluştu. Işık kirliği olduğu yerlerde artık yıldızları göremiyorsunuz. Gökyüzünü görmek aslından zorlaşmaya başladı. Bunu avantaja çevirmek için sanal gökyüzü oluşturulmaya başlandı" diye konuştu.