Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Türkiye'de Korona virüs salgının olmadığını kaydetti.
Konu ile ilgili önemli açıklamalar yapan Özlü, "Tek bir vakanın olmasının Türkiye'de salgının başladığı anlamına gelmiyor. Bu vaka da ithal vakadır. Yurt dışı ile teması olan kişide çıkmıştır. Kendi içimizde virüsün serbest dolaştığına dair elimizde veri yok. Gözlemlerimiz de bu yönde. Geçen yıla göre hastaneye normal grip sebebiyle gelenlerin sayısında, hastanenin yoğun bakım bölgelerinde bir anormal artış da yok. Türk toplumunda böyle bir salgının başladığına dair pratik bir gözlem yok. İnşallah olmaz ama olabilir de. Türkiye hazırlıklı. Bu süreci gerçekten iyi yönetti. Sağlık Bakanlığının oluşturduğu bilim kurulunda an ve an gelişmeler takip edildi. Alınan tedbirler doğru zamanda doğru tedbirler alındı. Hastalığın Türkiye'ye girişi oldukça ötelendi. Zaman kazanmış olduk. Türkiye bu süre içerisinde bütün hazırlıklarını tamamladı. Bugün böyle bir salgınla nasıl baş edebileceğimizi biliyoruz. Bütün alt yapı hazır. Tanı tedavi rehberleri oluşturuldu" ifadelerine yer verdi.
HASTALIKLA BAŞA ÇIKMAK KOLAY
Virüsün nasıl bulaştığını anlatan Özlü, "Virüs doğrudan ve dolaylı yönden bulaşıyor. Kafalarda hala soru işaretleri var. Net ifade etmek istiyorum. Hastalıkla başa çıkmak çok kolay. Basit ama etkili tedbirler var. Bunları yaparsak sorunu çözebiliriz. Bu salgın sadece bakanlık tedbirleriyle engellenmez toplumun söylenenlere uygun davranması gerekiyor. Doğrudan bulaşma şu şekilde oluyor. Hasta kişi hapşırırken, öksürürken yaş damlacıklar saçar, bunlar 1,5 metreye kadar bulaştırıcıdır. Hasta kişiyle aradaki mesafeyi korursanız sizi enfekte etmez. O zaman ne yapacağız. Kalabalıklara girmeyeceğiz. 1 metreden daha yakın olabileceğimiz mesafeyi koruyamayacağımız kalabalıklara girmeyeceğiz. Bu mesafeyi koruyamayacağımız kalabalıklara girmek zorundaysak maske takacağız. Onun dışında maske gereksiz, faydasız. Basit maskeler yeterli. Maskeyi teşhisin konduğu hastalara bakım hizmeti veren kişilerin eşi, ailesi ile sağlık çalışanları takmalıdır" dedi.
ÖZEL DEZENFEKTASYONLARA GEREK YOK
Özlü sözlerine şöyle devam etti: "Hastalık dolaylı şekilde de bulaşıyor. Öksürme sırasında etrafa saçılan damlalar yüzeylerde kalabiliyor. Bu damlacıklar bazı yüzeylerde 1-2 gün de yaşayabiliyor. Siz eğer hastanın enfekte ettiği yüzeylere dokunuyorsanız, o eli ağzınıza temas ettirirseniz kendinize hastalığı enfekte ederiz. Herkesin dokunduğu yüzeye dokunuyorsanız elinizi çeşme suyu ve bildiğiniz sabun ile yıkayın. Özel dezenfektasyonlara gerek yok. En az 20 saniye sabunlayın yeterli. Bu süreçte toplumsal olarak en çok kazanımımız el yıkama alışkanlığımızı artırmak olduğunu düşünüyorum. Bu da fırsat. Krizlerde fırsat haline gelebilir. Yüzeylerden bulaşma konusunda en fazla kapı kolları, toplu taşıma araçlarının tutunma yerleri ile ortak lavabolara dikkat etmek gerekiyor."