15. yüzyılda, kayıp eşyaların sahipleri tarafından kolayca bulunabilmesi için halkın yoğun olarak bulunduğu cami, medrese, çeşme gibi kalabalık mekanlarda, yerden 1,5 metre yükseklikte taş oyularak yapılan yitik taşları; o dönemde günümüzün kayıp eşya büroları gibi görev üstlenmiş. 19. yüzyılda unutulan bu gelenek, Samsun İbrahim Tanrıverdi Sosyal Bilimler Lisesi öğrencileri Seval Aşar ve Zeynep Deniz Kibiroğlu tarafından TÜBİTAK 2204-A Ortaöğretim Öğrencileri Araştırma Projeleri'ne tarih alanında konu edilerek, hem fiziki olarak okulda yaşatılmaya hem de yapılan dijital uygulamayla sanal ortamda kayıp eşyaların zaman ve mekana bağlı olmaksızın aranıp bulunabilmesine imkan sağlandı.
"Okulda kaybolan eşyalar, sahipleri tarafından daha kolay bulunuyor"
Proje danışman öğretmeni ve aynı zamanda Okul Müdürü Hamza Sofuoğlu, 305 kişiyle yapılan anket ve alanında uzman pek çok kişiyle yapılan görüşmeler sonrasında, kayıp eşyaların bulunamaması sorununa çağdaş bir çözüm bulabilmek adına çalıştıklarını belirtti. Sofuoğlu, tarihte Osmanlı’nın bu soruna bulduğu çözümden etkilenerek bu uygulamayı yapmaya karar verdiklerini söyledi. Müdür Sofuoğlu, "Projeyle birlikte unutulmuş önemli bir geleneğimizin genç nesillere aktarılması ve kültürümüzün yaşatılması bağlamında bu projeyi çok önemsiyoruz. Projenin hayata geçmesiyle okulda kaybolan eşyalar, sahipleri tarafından daha kolay bulunuyor; aynı zamanda başkalarına ait eşyaların kullanılmaması konusunda öğrencilerimizde duyarlılık oluştu" dedi.