AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, Samsun'un Bafra İlçesi'nde seçim çalışmaları kapsamında Altınyaprak ve İsmetpaşa Mahallerinde vatandaşlarla bir araya geldi. Karaaslan, yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Samsun'da miting yaptığını hatırlattı. Türkiye'nin pazar günü seçime gideceğini anımsatan Karaaslan, "24 Haziran 2018 tarihe damgamızı vuracağımız çok önemli bir seçime gidiyoruz. Bizler yaşlısıyla, genciyle her birimiz teker teker sahadayız, dolaşıyoruz, konuşuyoruz" diye konuştu.

 

Sahada tek olduklarını belirten Karaaslan, şu ifadeleri kullandı: 

"Ara sıra bizler bir birimizle karşılaşıyoruz. Ama ne hikmetse başkalarıyla hiç karşılaşmıyoruz. Bu seçimde millettin yanında olmayanların, milletin halini anlamayanların, yeri geldiğinde milleti küçümseyenlerin, seçim döneminde 'ben de sizdenim' diyenlerin, terör örgütleriyle iş birliği yapanların, darbe heveslilerin bu ülkenin geleceği için hiçbir proje üretemeyenlerin, işte bunlara İnşallah sandıkta gerekli cevabı vereceğiz. Bundan sonra Türk siyasetinde bir daha böyle boş lafların, boş vaatlerin havalarda uçuşmadığı bir dönemi tekrar başlatacağız."

 

Karaaslan, "Dün bize Afrin'de ne işiniz var diyenlerin bugün kedilerine dönüp, eğer bugün Afrin'e gitmeseydik o 4 bin 500 tane teröristin, onlara tırlar dolusu taşınan mühimmatın ne için oraya taşındığı konusunda ufacık bir fikirleri var mıydı acaba. Şimdi ben onlara soruyorum ya biz Afrin'e gitmeseydik, biz bu kadar güçlü olmasaydık, bizim başımız da inandığı doğrudan asla geri adım atmayan, inandığından asla geri dönmeyen, dimdik duran ama dikleşmeyen kendi ömrünü bu millete adamış Recep Tayyip Erdoğan olmasaydı ne yapardık." diye konuştu.

 

Karaaslan, sözlerini şöyle tamamladı: "Milletin gerçeklerinden uzak olanların Türkiye siyaseti için çok şeyler söyleyecek sözleri olmasa gerek. Halka hoş görünmek için 'Ben her gün Cuma namaz kılıyorum' diyen ve her gün Cuma namazı kılan bir cumhurbaşkanı adayı Allah kabul etsin. Ama işin özü şu; millete benzemeye çalışmakla bu işler olmaz. Ancak milletin içinden gelmekle bu işler olur. Bu işin bir kitabı yoktur. Kimse size öğretemez, kimse size anlatamaz. Biz bunların teşkilatlarının bir birilerine 'aman ha Anadolu'da birisine gittiğiniz zaman ayakkabılarınızı çıkarak içeri ayakkabı ile girmeyin, yanınızda galoş taşımayın' dediklerini de biliyoruz. Bu kadar milletin gerçeklerinden uzak olanların Türkiye siyaseti için çok şeyler söyleyecek sözleri olmasa gerek."