Herkes konuşuyor...
Konuşacak tabi ki...
Vatandaş bu...
Canı yanar konuşur...
Derdi vardır anlatır...
Kızgındır sitem eder...
Bırakın etsin...
İçini döksün...
Derdini anlatsın...
Belediye başkanının işi ne?
Çözer ya da çözmez...
Halkı dinleyecek...
Yüreklere su serpecek...
Acıya sevince ortak olacak...
İyi günde kötü günde vatandaşın yanında yer alacak...
Hizmetlerini aksatmadan da yola devam edecek...
Bunları başarabilen yerinde kalacak...
Başaramayan gidecek...
Ben demiyorum;
Sayın Erdoğan söylüyor...
'Hak eden aday olacak' diye ekliyor...
'Hamili kart yakınımdır' devri bitti...
Yetenekli, çalışkan ve dürüst isen gel...
Beceriksiz, hırsız, arsız isen hadi güle güle...
AK Parti'nin bu seçimlerde felsefesi böyle...
Bizim anladığımız bu...
Ortada bir gerçek var...
Samsun'da bir AK Parti ağırlığı mevcut...
Dile kolay 18 belediyenin 17'si AK Parti'de...
Kendilerinin değil...
Erdoğan sevgisinin oyları bunlar...
Elbette belediye başkanı buna kişiliği ve duruşu ile bir kaç puan koyacak ve koymalı da...
Peki nedir son durum?
Kimse bilmiyor...
Bilemez de...
Sadece tahmin edebilir...
Biz gazeteciler de tahminlerimizi yazıyoruz zaten...
Son dönemde üzüldüğüm bir olay mesela...

Ladik gölü kuruyor...
Göldeki su seviyesi 80 cm'e düşmüş...
Suda ki canlılar ölüyor...
Ulusal medyada bu haber geniş yankı buldu...
Ladik belediye başkanı sen orada necisin?
Kendi ilçenden bihabersin yahu!
Bir de eğitimcisin...
Basında medyada bu konuyu neden gündeme getirmedin?
Bu senin ilçenin sorunu değil mi?
Al sana belediye başkanı...
Bırakın belediye başkanlığını bunları sınıf mümessili yapmam!

Sahil kenti Yakakent...
Samsun'un en büyük turizm ilçesi...
Ne yapılıyor, ne hizmet ediliyor bilen var mı?
Yok tabi ki...
Senin en büyük gücün sosyal medya...
İlçeni buradan dünyaya tanıt...
Para pul harcamaya da gerek yok...
Az bir bütçeyle bu işi yaparsın...
4.5 yılda bir tane yatırımcı gelmemiş...
İlçe resmen kokuyor...
Esnaf ise kan ağlıyor...
Adam belediyede tırnak kesiyor...

Gel Havza'ya...
Tirit evi açacakmış başkan...
Tiridine banayım senin...
Yeter, bıktık artık...
Anladık tirit güzel bir şey de...
Millet iş aş derdinde bu düşmüş boğaz derdine...
Yediklerine say be kardeşim...
Burası Havza...
Kaplıcalar şehri...
Havzaspor ligden çekilmiş...
Sporcular ağlıyor...
Sahip çıkan, el tutan yok...
Yap tiridini kendin bana bana ye!

Alaçam'a bakalım...
Eczacı bir başkan...
Sen ilçene ilaç falan olamazsın Sayın Başkan...
Bu kadar pısırık, korkak bir belediyecilik anlayışı olur mu Allah aşkına!
Millet senin Alaçam'a başkan olduğunu bile bilmiyor...
4.5 yıl ne yaptın söyle bize?
Anlat belki bilmediklerimiz vardır...
Özür dileriz şahsından ve ilçenden...
Bu kadarına pes ki pes!

Sinirleniyorum, üzülüyorum ve kendimi zor tutuyorum...
Biz bu memleketin çocuğuyuz...
Doğru ve başarılı yapılan her iş beni mutlu eder...
Kimsenin başarısızlığından bir paye çıkarma derdim yok...
Bu yazımda ilçelere bir göz atalım istedim...
Bundan sonraki yazım merkez ilçeler ve büyükşehir ile ilgili olacak...
Orada neler yaşanıyor, hangi hizmetler yapılıyor...
Eksikler nedir? Neler yapılmalı bunlara değineceğiz...
Kalın sağlıcakla...