MHP Grup Başkanvekili ve Samsun Milletvekili Erhan Usta, Danıştay'ın Öğrenci Andı ile ilgili aldığı yürütmeyi durdurma kararını yerinde bulduğunu belirterek, kararı eleştirenleri topa tuttu. Sert açıklamalarda bulunan Usta, "Danıştay 8'inci Dairesi andımızı kaldıran kararı  kararı iptal ederek andımızın okullarımızda yeniden okutulmasının yolunu açtı. Aldığı bu isabetli karardan dolayı 8. Daireyi canı gönülden kutluyorum" dedi.

TURNUSOL KAĞIDI GÖREVİNDEDİR

Danıştay 8'inci Dairesi kararına yöneltilen eleştirilere sert çıkan Usta,  "Bazıları işine geldiği zaman "bağımsız yargı" işine gelmediği zaman "mahkeme kararı yanlıştır" ikiyüzlülüğünden vazgeçmelidir. Bu karar bir turnusol kağıdı vazifesi de görecektir" diyerek tepki gösterdi.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

Usta, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Milli Eğitim Bakanlığı mahkeme kararını derhal uygulayarak 22 Ekim 2018 sabahı bütün ilk öğretim okullarımızda andımızı tekrar okutmaya başlamalıdır. Andımız 1933 yılından beri okullarımızda okutulmaktadır ve okunmasını sağlayan yasal ve anayasal mevzuatta hiç bir değişiklik olmadığı halde kaldırılmıştır. Bu durum hukuki süreklilik ilkesine aykırıdır. Bu hukuksuz uygulamaya 8. Daire dur demiştir. Bazıları işine geldiği zaman "bağımsız yargı" işine gelmediği zaman "mahkeme kararı yanlıştır" ikiyüzlülüğünden vazgeçmelidir. Bu karar bir turnusol kağıdı vazifesi de görecektir. Her karış toprağı şehit kanlarıyla sulanmış güzel ülkemizi bölünmenin eşiğine getiren sözde çözüm süreci yanlışının artıkları bir bir ortadan kaldırılmalıdır. Bu yanlışlarda biri de andımızın okutulmaması kararıydı. Çok şükür "yanlış" mahkemeden dönmüştür. Aslında mahkeme kararını beklemeden MEB bu yanlıştan dönüp andımızı tekrar okutmaya başlamalıydı. Şimdi bu kararı bir fırsat olarak değerlendirmelidir. Türk Milletinin gözü kulağı bu konu üzerinde olacaktır. MEB kararın iptali için temyize gitmemelidir. Giderse de hiç bir makam ya da mevki Mahkemeye baskı yapmayı aklından bile geçirmemelidir. Adı ve andı olmayan bir millet olur mu? Türk kelimesinden kim niye rahatsız olmaktadır? Hatta batıda dostlarımız da düşmanlarımız da Türk-Müslüman olarak kabul etmektedir.  Boşnakça bir ilmihalde "ne zamandan beri Türksün" sorusuna "kalu beladan beri" denmektedir. Türküm, doğruyum, çalışkanım, Varlığım Türk varlığına armağan olsun.  Ne mutlu Türküm diyene!"