12 Eylül 1980'de cezaevi şartlarında tüberküloz hastalığına yakalanan 62 yaşındaki Özkan, vücudunun direnç göstermesiyle hastalığı atlattı. Fakat 2014 yılında tüberküloz hastalığı nükseden Özkan, hastalığı bu kez fedakar sağlık çalışanları sayesinde yendiğini belirtti. Tüberküloz hastalığını yenen Özkan, o motivasyonla başından geçen olayları derleyerek bir de kitap yazdı. Tüberküloz hastalarının kötü alışkanlıklardan uzak durması gerektiğini belirten Özkan, tüberkülozda en büyük etkenin moralin yüksek tutulması olduğunu söyledi. 

"Tüberküloz duygusal hassasiyeti yüksek olan bir hastalık" 

Hastalığa ilk kez 12 Eylül 1980'de cezaevi koşullarında yakalandığını belirten Celal Özkan, "Cezaevinde yürüyemeyecek hale geldikten sonra doktora gidince hastalığımın farkına varıldı. Cezaevi koşullarında bir şekilde hastalığı yendim. Cezaevinden çıktıktan sonra normal yaşantıma devam ettim. Çeşitli işlerde çalıştım. 2004 yılında emekli oldum. Tabii çalışmaya devam ettim. 2014 yılında çeşitli rahatsızlıklarla hastaneye başvurdum. Bir arkadaşımın önerisiyle Samsun Göğüs Hastalıkları Hastanesine gittim. Yapılan tetkikler sonucu tekrar tüberküloz olduğum anlaşıldı. Çiftlik Verem Savaş Dispanserinde ilaç tedavisine başladım. Oranın sorumlusu Fatma hanımla tanıştık. Bu hastalıkta tedavi olmamda bana çok yardımcı oldu. Fedakarlıkla çalışan bir hanımefendi. İlaçlarımı aksatmadan dispansere giderek aldım. Belki de bütün yaşamım boyunca devletin güler yüzünü ilk kez orada gördüm. Tedavi gören farklı görüşteki insanlarla arkadaş olduk. Düşüncelerimiz farklı olsa da birbirimiz için yapmayacağımız şey yoktu. Tüberküloz duygusal hassasiyeti yüksek olan bir hastalıktır. İnsanlar kendileri başka insanlardan tecrit olmak ister. Fakat orada başarılı bir tedavi süreci geçirdik. Hastalığa ilk kez yakalandığımda vücut direncimle yendim. Fakat ikinci kez sağlık emekçileri, Emine, Derya hanım ve Ömer beyin sayesinde yendim. Tüberküloz uzun süreli bir tedavi gerektiriyor. Önemli olan tedaviye uymak. Sigara içiyordum fakat en büyük avantajım sigarayı bırakmak oldu. Bu tür hastalıklarda kötü alışkanlıkların büyük etkisi var. Bazı yazılarım vardı. Fakat hastalığı yendikten sonra bu kitabı yazdım. Kitabımda insan hikayeleri var. Kendi yaşamımdan hikayeler var. Toplam 200 hikayeden oluşuyor" dedi.