Ziraat Odası Başkanlarının gündemi fındık
TZOB Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Tütüncü, fındık üreticisinin birçok sorunla karşı karşıya kaldığını belirterek, fındık alımı konusunda TMO'nun etkin rol alması gerektiğini piyasayı sömürüye karşı korumak zorunda olduğu dile getirdi.
Samsun Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu'nun düzenlediği program ile, ziraat odaları başkanları ve meclis üyeleri Ihlamur Kafe'de bir araya geldi. Buluşmada hasat zamanı yaklaşan ve bölgenin en önemli tarım ürünlerinden olan fındık konusunda değerlendirmeler yapıldı.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Samsun Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Hasan Tütüncü, yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi,
''Üretim değeri, ülke ihracatına milyarlarca dolarlık katkısı, 400 bin ailenin doğrudan geçim kaynağı olması nedeniyle, Samsun ilimiz, Karadeniz Bölgemiz ve ülkemiz açısından vazgeçilmez bir ürün olan fındıkla ilgili sorunlarımızı dile getireceğimiz toplantımıza hoş geldiniz diyor, sizleri sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.
FINDIKTA EN ÖNEMLİ ÜLKE TÜRKİYE
Bilindiği gibi fındıkta en önemli ülke Türkiye’dir. Karadeniz Bölgemizde 700 bin hektar alanda dünya fındık üretiminin yüzde 70’i yapılmaktadır. Yıllara göre değişmekle birlikte ortalama kabuklu fındık üretimimiz 550 bin ton dolaylarındadır. Bu üretim için Karadeniz Bölgemizde 400 bin ailemiz doğrudan çalışmaktadır.
On binlerce aile ise fındık nakliyesi, işlenmesi, ticareti, işçiliğinden, yüzbinlerce esnaf ailesi de fındığın sağladığı ekonomik değerden faydalanarak geçimini sağlamaktadır. Bu kadar ailenin işi de aşı da fındıktır. Karadeniz bölgesinde fındık hayattır.
DÜNYA FINDIĞI TÜRKİYE'DEN
Ülkemizin en önemli tarımsal ihraç ürünü de fındıktır. Öyle ki dünya fındık ihracatının yüzde 85-90’ını ülkemiz yapmaktadır. Üreticimizin gayretiyle üretilen fındıktan ülkemiz, 2016-2017 sezonunda 1,9 milyar, 2017-2018 sezonunda ise 1,8 milyar dolar ihracat geliri sağlamıştır. Herkesin bu bilinçle hareket etmesi, fındığın ve fındık üreticisinin sorunlarına duyarlı olması ve destek olması gerekir. Samsun ilimizde 1 milyon 145 bin dekar alanda ortalama 76 bin ton fındık üretilmektedir.
SORUNLAR BİTMİYOR
Bu kadar önemli bir ürünümüz olan fındıkta, sorunlarımız bir türlü bitmiyor. Son yıllarda hastalık ve zararlılar da fındık üretimimizi gittikçe zorlaştırıyor. Mevsimsel değişikler; fındıkta külleme, bakteriyel yanıklık, fındık mozaik hastalığı, dal kanseri, kök çürüklükleri, çotanak yanıklıkları ve çürüklükleri gibi önemli hastalıkların daha fazla görülmesine neden olmuştur. Bu zararlı ve hastalıklarla top yekûn mücadele edilmesi büyük önem taşıyor. Önlem alınmaz, yeterince mücadele yapılmazsa başta fındık olmak üzere ülke meyveciliği büyük zarar görür.
FINDIK FİYATI ÇOK ÖNEMLİ
Fındıkta fiyatın tatmin edici olması üreticimiz açısından çok önemlidir. Çünkü, fındıkta verimliliğin düşük olması da maliyetlerimizi artırmakta, üreticimizin gelirin çok yetersiz kalmasına neden olmaktadır. Budama, gübreleme, fındık altı temizliği gibi kültürel işlemlerin yanı sıra özellikle Doğu Karadeniz Bölgemizdeki yaşlı fındık bahçelerinin çiftçimize verilecek destekle kademeli olarak yenilenmesi verimlilik açısından zorunlu görünüyor. Aksi takdirde dekarda fındık veriminin ABD’de 290 kilograma kadar ulaştığı, bizdeki verimin 95-100 kilogramda kaldığı, özellikle Doğu Karadeniz Bölgemizde 70 kilogramlara kadar indiği bir ortamda üreticimizin geçimini yeterli bir fiyat olmadan sağlamasına imkan yoktur. Burada Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) önem taşımaktadır.
TMO ALIM YAPMALI
TMO, bu yıl ve sonraki yıllarda da alım yaparak piyasada olmalıdır. Yüzbinlerce fındık üreticisinin tek güvencesi bu olacaktır. Ofis, yapacağı alımlarda üretici maliyetlerini de göz önünde bulundurarak bir fiyat belirlemelidir. Bu yaklaşım, fındık üreticimizin “ortak paydaşı” olarak gördüğümüz borsa ve ihracatçılarımızı da tekelci firmaya karşı koruyacak, sömürülmelerini önleyecektir.
İHRACATÇI BİRLİKLERİNE REKOLTE SUÇLAMASI
Rekolteyi Bakanlığın yapması kararını kabul eden ihracatçı ve borsaları, sözlerinin arkalarında durmalıdır ve Bakanlık tarafından açıklanacak rekolteyi beklemelidir. Bizler, Ziraat Odaları olarak rekolte konusunda sözümüzün arkasında durduk. Buna karşın İhracatçı Birlikleri, her yıl rekolte tahmininde bulunarak rekolteyi kamuoyuna açıklamaktan çekinmemişlerdir. Tarım ve Orman Bakanlığımızın rekolte tahminini neden beklememişlerdir? Biz neyin ne olduğunu biliyoruz. Amaç, rekolteyi yüksek gösterip üretici fiyatlarını düşürmektir. Haksız kazanç elde etmektir. Sömürü düzenini sürdürmektir. Tarım ve Orman Bakanlığımız olaya müdahil olmalı, üreticimizin haklarını korumalıdır. Fındık hasadına başlanmadan önce, Temmuz ayı sonuna kalmadan, üretim maliyetleri de göz önüne alınarak fındık fiyatının belirleneceğini, TMO’nun alacağı fındık miktarının açıklanacağını bekliyoruz. Zamanında yapılan açıklama, hem üreticiyi hem de fındık piyasasını rahatlatacaktır.
ALAN BAZLI DESTEK DEVAM ETMELİ
2009 yılında 150 lirayla başlayan, 2013 yılında 160 liraya, 2014 yılında 170 liraya çıkarılan alan bazlı destek, çiftçimizin bahçede kalması ve üretimine devam etmesi açısından çok önemlidir. Alan bazlı destek, fındık fiyatlarının ürün maliyetlerin altında kaldığı yıllarda üretici için can simidi durumundadır. Bu destek günün şartlarına göre belirlenmeli, artarak devam etmelidir.
SORUNLARIMIZ ÇÖZÜLSÜN
Ziraat Odaları olarak amacımız sömürüden uzak, üreticimizin fındığını ederinden sattığı, makul ve istikrarlı bir gelire sahip olmasıdır. Fındıktan üreticimiz, tüccarımız, sanayicimiz, ihracatçımız, esnafımız hemen bütün taraflar çok daha fazla gelir elde edebilir. Yeter ki hakça bir düzen kurulsun, fındıktaki sorunlarımız çözülsün. Bu duygu ve düşüncelerle yaklaşan fındık hasadının başta üreticimiz olmak üzere bütün taraflar açısından bereketli geçmesini diliyoruz''
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.