Ondokuz Mayıs Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hatice Kumcağız, erken evliliklerin, çocukların çocukluklarını ellerinden aldığını, derin fiziksel ve psikolojik hasarlara neden olduğunu kaydetti.

DEPRESYONA NEDEN OLUYOR

Kadınlar üzerinde yapılan bir araştırma hakkında bilgi veren Kumcağız, "2001-2002 arasında toplam 24 bin 575 kadın üzerinde araştırma yapıldı. Katılımcılardan 18 bin 645’inin, 18 yaşından önce evlilik yaptıkları tespit edildi. Yapılan karşılaştırmalarda, çocuk yaşta evlenen kadınlarda, akıl sağlığıyla ilgili sorun yaşama riski yüzde 53 olarak çıktı. Rapora göre, 18 yaşından önce evlenen kadınlarda en sık rastlanan akıl sağlığı sorunlarının başında, şiddetli depresyon, anti-sosyal kişilik bozuklukları ve ileri derecede nikotin bağımlılığı gelmektedir" dedi.

EĞİTİM SEVİYESİ DÜŞÜK AİLELERDE GÖRÜLÜYOR

Geleneklerin, göreneklerin ve dini inançların yanlış algılanmasının erken yaşta evlenmeyi hızlandırdığını söyleyen Kumcağız, "Geleneksel ailede, kız çocuğu, aileye belirli bir zaman için emanet edilmiş bir varlık olarak görülmekte, kızın asıl yuvasının evlendiği eşinin yuvası olduğu düşünülmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yaratmış olduğu ayrımcılık, özellikle kız çocuklarının gözü açılmadan evlendirilmesinin gerektiği düşünülmektedir. Kız çocuklarının bir an önce bir erkeğin himayesiyle, gelebilecek cinsel taciz ve şiddetten korunabileceği sanılmaktadır. Çoğu durumda eğitim seviyeleri düşük olan ve düşük sosyo-kültürel yapıdaki ailelerin çocuklarında erken yaşta evliliklerin daha sık yaşandığı gözlenmektedir. Bunların dışında tacize veya tecavüze uğrayan kız çocuklarının, tecavüzcüsüyle ya da başka birisiyle hemen evlendirilmesi, kaçma veya kaçırılma gibi durumlar da erken yaşta evliliklere sebep olmaktadır" diye konuştu.

ÖLÜM RİSKİ ARTABİLİR

Çocuk sayılacak yaşta yapılan evliliklerin bulaşıcı hastalık, ölü veya engelli doğumlar gibi pek çok soruna yol açtığı ifade eden Kumcağız, "Erken evliliklerde gebelikten korunma yöntemleri yeterince bilmeyen kız çocuklarında istenmeyen gebelik yaşama riski yüksektir. İstenmeyen gebelikler ise henüz kendisi de çocuk olan bireyin bir de annelik sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalmasına ve beraberinde birçok problem yaşamasına neden olabilmektedir. Fiziksel gelişimini henüz tamamlamamış kız çocuklarının hamilelikleri, kalıcı fiziksel ve psikolojik hasarlara neden olmakta, anne-çocuk ölümleri gibi riskleri artırmaktadır" dedi.

5 KIZDAN BİRİ CİNSEL İSTİSMARA UĞRUYOR

Erken yaşta evliliklerin şiddeti de körüklediğini ifade eden Kumcağız açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Dünyadaki kadınların yüzde 15 -  71’i başta eşi olmak üzere fiziksel ya da cinsel şiddete uğramaktadırlar. Bazı çalışmalar 15 yaş altındaki her 5 kızdan 1’inin cinsel istismara uğradığını göstermektedir."

Ayşe KUŞCU KAYA