Polis koleji eğitimi sonrası 35 yıl Türk Polis Teşkilatında farklı görevlerde bulunan polis başmüfettişi, 1. sınıf Emniyet Müdürü Ahmet Sula, resim, şiir ve hat alanında yaptığı çalışmalarda öne çıkıyor.

Sula, bir programa katılmak üzere geldiği Samsun'da yaptığı açıklamada, sanata ilgisinin ilkokulda başladığını, güçlü bir medeniyetin sanat gücünü anlatabilmeyi gaye edindiğini söyledi.

Polis kimliğinin yanı sıra sanatçı kimliği de bulunduğuna dikkati çeken Sula, tiyatro, müzik, güzel yazı, resim ve şiir gibi alanlarda çalışmalar yaptığını anlattı.

Sanatı, hayatının büyük zenginliği olarak nitelendiren Sula, "Polisliğin en soğuk yüzü olan terörle mücadelede çalıştığım için insanlara bu çok şaşırtıcı geliyor ama hayat bana böyle bir imkan sağladı." dedi.

Sula, genç neslin sanat ve sporla uğraşmasının önemine değinerek, "Özellikle gençlerimize sanatı aşılayabilirsek, meslek grubu içinde alışageldiği gibi dar kalıplar içinde olmaz, çok yönlü olur. Aynı zamanda bu, kendisine güveni artıracağı için hem işimizi kolaylaştırıp terör gibi gruplara gitmesini engeller hem de kendi iç yolculuğuna doğru gidebilir. Aksi takdirde her insan, kötü örgütlerin tuzağına düşmeye müsait." ifadelerini kullandı.

"Gençlerimiz etkili olabilmek için sanat, spor, müzikte kendilerini yetiştirmeli" 

Milli Eğitim Bakanlığının öğrencilerin meslek sahibi olmasının yanı sıra sanatın bir dalıyla da uğraşması yönündeki düşüncelerini desteklediğini dile getiren Sula, şöyle devam etti:

"Ben bu alanda bir örneğim aslında. Çünkü hayatın en soğuk yüzünden gelmiş en naif alanıyla ilgilenen birisi. Gençlerimizin gelecekte çok daha etkili olabilmesi için mutlaka sanat, spor, müzik gibi alanlarda kendilerini yetiştirmesi gerekiyor. Biz Osmanlı Devleti'nin üzerine daha büyük bir medeniyet kurmak istiyorsak ki istemeliyiz. Bu gibi yönlendirmelerle gençlerimizi sanatın, sporun, müziğin herhangi bir alanında da eğitmemiz gerekiyor. Onlara hayata dar bakmasınlar, hayata yön verecek insanlar olsunlar. Zira dünyayı sanatçılar yönetir derler. Sanatçılar, sporcular ve müzik adamları çıkartabilmemiz için inşallah biz onlara rol modeliz." 

Sula, 9'u yurt dışında olmak üzere 46 resim sergisi açtığını söyleyerek,  "Bu hayat beni buraya nasıl getirdi? Çocukluğumdan beri tiyatro, müzik, güzel yazı, resim, şiir... Bunların hepsiyle içli dışlıydım. Polislik sonradan hayatımıza girdi. Nihayetinde çıkacak zaten. 2000'li yılların başlarında ressam Haluk Hatipoğlu ile tanıştım. O, bana farklı alanlardaki çizimlerimi yağlı boya ile harmanlamamı söyledi. Ben resimleri kalbiyle çizen birisiyim. Resimlerimiz felsefi, kendi inanç ve kültürümüze dayalı. Evrenselliği de Anadolu erenlerinden aldığımız ruhtur." değerlendirmesinde bulundu.